T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
ADANA / SEYHAN - Mevlana Ortaokulu

Görsel Sanatlar

Şbt

Ara

Kas

Bir şeyin, bir kimsenin, bir olayın alaylı, insanı güldürecek ve güldürürken de düşündürecek, abartılı bir biçimde çizilmiş resmi.

May

Plastik sanatlarda desen; genellikle biçimin ve hacmin, renkli ya da renksiz, tonlu ya da tonsuz en yalın çizgi ve lekelerle ifade edilmesidir. Görülen ya da hayal edilen bir nesneyi, bir konuyu, bir kavramı çizgi ve lekeyle anlatmaktır. Desenin ögeleri çizgi, leke, ton değerleri, biçim (form), doku, boşluk (espas), perspektif; ilkeleri de ritim, denge, hareket, yön, derinlik, tekrar, aralık (mesafe) ve zıtlıktır. 

Desen, plastik sanatların her alanında geçerli bir eğitim disiplinidir. Desen çizmek her şeyden önce baktığını görmeyi öğretir. Desen çizerken nesneler üzerinde inceleme yapmak, nesneler arasında karşılaştırma yapmak, sezgiyi açığa çıkarmaktadır. Plastik sanatlar içinde desen, bazı sanatçıların temel çalışmasına ön hazırlık olurken, bazı sanatçılar için de, başlı başına sanatsal bir eylem olmuştur. İnsanoğlunun varlığıyla birlikte desen de var olmuştur. İlk insanlar mağara duvarlarına avlayacakları hayvanları betimleyerek ilk desen örneklerini vermiştir. Tarih boyunca da desen; konuların, nesnelerin, duyguların ve düşüncelerin betimlenmesinde kullanılmıştır. Bu anlatım biçimi dönemlere, toplumların kültürel yapısına ve sanatçı kişiliklerine göre farklılıklar göstermektedir.

   Rönesans döneminde desen iki önemli görev üstlenmiştir. Bunlardan birincisi, sanatçı adaylarının temel eğitimi için kullanılmasıdır. Usta  sanatçılar, usta çırak ilişkisi içinde disiplinli bir desen eğitiminden geçmişlerdir. Desenin ikinci görevi ise, sanatçıların yapıtlarını ortaya koymadan önce ön hazırlıklarını içermektedir. Rönesans´ın ustaları yapıtlarında sağlam kompozisyonlar oluşturabilmek için, desenle ön hazırlık çalışmalarına çok önem vermişlerdir. Bunun yanında gravür ve ağaç baskı çalışmalarında da desene ağırlık verildiği görülmektedir.

 

  15. yüzyıldan günümüze uzanan desen örneklerinde bireysel anlatım öne çıkmaktadır. 20. yüzyıldan itibaren de bazı sanatçılar desenlerinde deformasyonlar ve soyutlamalar uygulamıştır.  Desen artık bir resmin sadece ön çalışması olmayıp başlı başına özgün ve özgür bir sanat eylemidir. 

May

Soyut sanat genel anlamıyla doğada varolan gerçek nesneleri betimlemek yerine, biçimler ve renklerin, temsili olmayan veya öznel kullanımı ile yapılan sanata denir.

20. yüzyıl başında bu terim, gerçek biçimleri sadeleştirilmiş veya değiştirilmiş halleriyle imgelere indirgeyen Kübist ve 20. yüzyıl resim sanatında Picasso tarafından başlatılmış bir akımdır.

Nis

VİTRAY

Birbirine bağlı kurşun bölmelere yerleştirilmiş renkli cam parçalarından oluşan, saydam pencere süslemesi ya da resim.

KUTSAL MEKÂNLARI MİSTİK BİR ORTAMA ÇEVİREN ETKENLERDEN BİRİDE PENCERELERİNİN VİTRAY TEKNİĞİ İLE YAPILMASI VE BU PENCERELERDEN YAPI İÇİNE SIZAN IŞIKTIR. GÜNÜMÜZDE BİRÇOK YAPIDA BU SANATI GÖREBİLİYORUZ.

GEREKLİ MALZEMELER
1-35X50 CM FON KARTONU
2-RENKLİŞEFFAF JELATİNLER
3-YAPIŞTIRICI
4- BANT
5-MAKAS
UYGULAMA
  1.   Fon kartonunu ortadan ikiye katlıyoruz böylece 25x35 cm iki adet yüzey ortaya çıkar. bu iki yüzeyde de aynı desen olacağından keserken ikisini birden kesebilmek için kartonu katladık.

   2.   Kartonun yüzeyine şekli çiziyoruz.(özel olarak vitray için hazırlanmış desenler kopya edilebilir kurşun kalem çizgisi siyah fon kartonunda daha iyi görülür. şekli çizerken keseceğimiz ve çıkaracağımız bölümlere dikkat etmeliyiz ve planlamalıyız aksi taktirde keserken sorun yaşayabiliriz. Örneğin bir kalp çizdik içinde başka bir kalp dıştaki kalbi kestiğinizde doğal olarak içteki de ayrılacaktır, içtekinin kesilmesini istemiyorsanız kesilen kısım ile kalp arasında kesilmemiş bir köprü bırakmalısınız.
    Maket bıçağı ile keserken aynı anda alta katlı kartonunda kesilmesine dikkat ediyoruz dilerseniz kaymaması için iki kartonu birbirine bantlayınız. Ancak bu bandı daha sonra açacağız.

    3.   Kesim işi bitince bandı çıkarıyoruz ve kesik kısımlardan birisini seçip o bölgedeki kesilmiş kısımlara içerden renkli jelâtin parçalarını yapıştırarak dolduruyoruz

 

    4.    İki kartonu kapatıp yapıştırıyoruz. Ve sınıfımızın camlarına yapıştırıyoruz.

Nis

Kültürel veya tarihsel değerlerin veya cisimleri toplanıp sergilendiği yere müze adı veriliyor. Toplumların bilim ürünlerini, sanat ürünleriyle beraberaber yeraltı ve yer üstü zenginliklerini sergilemek amacı ile kurulan yerlerdir. Birçok müze türü vardır. Müzeler bilim, sanat, folklor ve antiklar gibi birçok konuda toplanmış eserleri sunabileceği gibi doğa tarihi, etnografya ve havacılık gibi tek konuyu içeren eserleride sergilerler. Müze türleri şunlardır.

Arkeoloji Müzesi ;
Arkeologların yapmışmış oldukları kazılardan sonra ortaya çıkarılan eserlerin sergilendiği müzelerdir.

Etnografya müzeleri ;
Eski uygarlıklara ait gelenek, görenek, giyse veya hayatla ilgili eserlerin serginlendiği müzelerdir.

Tarih Müzeleri ;
Bir ülkenin, toplumun veya bir kişinin tarihsel gelişini düzenli bir biçimde inceleyen ve açıkayan müzelerdir. Bu müzelerde yazılı ve görsel belgeler toplanır ve ziyaretçilerle birlikte araştırmacıların hizmetine sunar.

Güzel Sanatlar Müzesi ;
Resim, müzik veya heykel gibi güzel sanatlara ait eserlerin sergilendiği müzelerdir.

Açık Hava Müzeleri ; Tiyatro, arena gibi kapılı yerlerde sergilenemeyecek yapıtların sergilendiği yerlerdir.

Bilim Müzeleri ;
Bilim ve teknolojilerin tarihi bu müzelerde sergilenmektedir.

Askeri Müzeler ;
Değişik zamanlara ait olan askeri malzeme ve silahların sergilendiği müzelerdir.

Özel Müzeler ;
Bir kişi yada kuruluş tarafından, değişik konularda toplanmış eserlerin sergilendiği müzelerdir.

Nis

SANATın DALLARI VE ÖZELLİKLERİ

   

 

Güzel sanatlar nedir, dalları ve özellikleri nelerdir?

Güzel Sanatlar Nedir
İnsanda heyecan ve hayranlik uyandiran sanatlar. bu sanatlar marangozluk, demircilik, dülgerlik gibi, el işinden çok ,ruh ve duyguyu ilgilendiren sanatlardir.

Güzel Sanatların Sınıflandırılması

Güzel sanatları, geleneksel ve çağdaş olmak üzere iki biçimde sınıflamak, bize bazı kolaylıklar getirebilir.
1 – Geleneksel Sınıflandırma:
Bu sınıflandırmada sanat eserlerinin seslendiği duyu organları belirleyici unsurdur.
Buna göre:
Görsel Sanatlar: Bu gruptaki sanatlara "plastik sanatlar" da denilir. Resim, heykel, mimari vb.
İşitsel Sanatlar: Kulağa hitap eden bu sanat türleri "fonetik sanatlar" adını alır. Müzik, edebiyat vb.
Karma Sanatlar: Hem görsel hem işitsel olan sanatlardır. Bunlara "ritmik sanatlar" da denir. Tiyatro, sinema, opera, operet vb.
Geleneksel sınıflama, güzel sanatları, hitap ettiği duyu organlarına göre sınıflar.
Söz gelimi görsel sanatlar (plastik sanatlar), göze ve görme*ye dayanan sanatları; resim, heykel, mimari gibi dalları bir grupta toplar.
Fonetik sanatlar, müzik ve türleri ile edebiyatı; ritmik sanatlar ise, hem görme hem de hareketle ilgili olan sinema, opera gibi sanatları kapsamaktadır. Ancak, bu sınıflandırmanın ister istemez dışında kalabilen bazı türler de olabilmektedir. Karikatür veya seramik gibi. Bu nedenle, daha çağdaş bir sınıflandırmaya gerek duyulmuş*tur. Bu sınıflamada söz konusu edilen sanat dalının niteliği ve tekniği göz önünde bulundurulmaktadır.
2 – Çağdaş Sınıflandırma:
Bu yöntemde söz konusu edilen sanat dalının niteliği ve tekniği göz önünde bulundurulmaktadır.
Yüzey Sanatları: Tüm iki boyutlu sanat çalışmaları, yani bir eni ve bir boyu olan kâğıt veya tuval üzerine, bir duvar ya da kumaş üzerine uygulanan sanatlardır. Resim ve türleri (yağlı boya, sulu boya, baskı sanatları vb.), duvar resmi, minyatür, karikatür, fotoğraf, süsleme vb.
Hacim Sanatları: Üç boyutlu sanat çalışmalarıdır. Söz gelimi heykel, seramik, anıtlar vb.
Mekân Sanatları: İç ya da dış mekânı kapsayan ya da düzenleyen sanat dallarıdır. Mimarî ve çevre düzenlemesi gibi mekâna ilişkin tüm tasarım çalışmaları bu gruba girer.
Dil Sanatları: Edebiyat ve yazı türlerini kapsayan sanatlardır. Roman, hikâye, şiir, deneme, tiyatro metni ve film senaryosu vb.
Ses Sanatları: Müzik ve müziğin bütün türlerini kapsayan sanatlardır. Halk müzikleri, klâsik müzikler vb.
Eylem Sanatları: İnsan bedeniyle anlatım gücü kazanan sanatlardır. Bale, dans türleri, halk dansları, pandomim vb.
Dramatik Sanatlar: İnsanın bir eylemle kendini veya bir olayı, bir olguyu anlattığı sanatlardır. Tiyatro, opera, müzikal oyun, kukla gibi sahne sanatlarıyla sinema, gölge oyunu gibi türler bu grupta toplanabilir.

Güzel Sanat Dallarının özellikleri nelerdir

Güzel sanat dallarını ve özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:

Resim: Yağlı, sulu ya da kuru boyalarla bir zemin üzerine çizgiler çizme ve boyama suretiyle yapılan güzel sanata resim adı verilir. Resim yapan kişiye ise ressam denir.

Edebiyat: Kelimelerle yapılan güzel sanata edebiyat denir. Nazım ve nesir olan bütün eserler edebiyat koluna aittir.

Mimarlık: İnsanların estetik zevklerine hitap edecek yapılar yapma sanatına mimarlık denir. Sanatçılarına ise mimar adı verilir.

Heykel: Heykel tabiatta var olan ya da hayalde canlandırılan varlıkları,taş, çamur, tahta, maden gibi maddeler kullanmak suretiyle üç boyutlu olarak yapma işine verilen addır. Heykel yapan kişilere heykeltıraş adı verilir.

Dans: Musikiye uyularak yapılan ritmik hareketlere dans adı verilir.

Musiki (Müzik): Sesleri melodi haline getirme sanatına müzik adı verilir. Müzik, pek çok bölümlere ayrılır. Musiki bestecilerine musıkişinas denir.

Tiyatro: Bir hikâyenin, sahnede, oyuncular tarafından canlandırılarak temsil edilmesi sanatı tiyatrodur. Bugün tiyatro eserleri, sinemalarda, radyolarda, televizyonlarda yer almaktadır. Eseri oynayan sanatçılara aktör, aktris adı verilir.

Güzel sanatların çeşitleri: 
1 – Edebiyat: Kelimelerle yapılan bir güzel sanattır. Nazım ve nesir yolundaki bütün eserler bu kola girer.
2 – Resim: Yağlı, sulu ya da kuru boyalarla bir zemin üzerine çizgiler çizme ve boyama suretiyle yapılan güzel sanattır. Resim yapan sanatçıya ressam adı verilir.
3 – Heykel: Ya tabiatta var olan ya da hayalde canlandırılan varlıkları,taş, çamur, tahta, maden gibi maddeler kullanmak suretiyle üç boyutlu olarak yapma işidir. Heykel yapanlara heykeltıraş adı verilir.
4 – Mimarlık: İnsanların estetik zevklerine hitap edecek şekilde yapılar yapmaktır. Tarihî olmak özelliğini kazanmış yapıtlar, tapmaklar, camiler, saraylar, bir medeniyetin en güzel eserlerini meydana getirirler. Sanatçılarına mimar adı verilir.
5 – Musiki (Müzik): Sesleri melodi haline getirme sanatıdır. Müzik, pek çok bölümlere ayrılır. Musiki bestecilerine musıkişinas denir.
6 – Tiyatro: Bir hikâyenin, sahnede, oyuncular tarafından canlandırılarak temsil edilmesi sanatıdır. Bugün tiyatro eserleri, sinemalarda, radyolarda, televizyonlarda yer almaktadır. Eseri oynayan sanatçılara aktör, aktris adı verilir.
7 – Dans: Musikiye uyularak yapılan ritmik hareketlerdir. Pek çok çeşitleri vardır.

Mrt

Minyatür sanatı nedir?

Minyatür sanatı, çok ince işlenmiş ve küçük boyutlu resimlere ve bu tür resim sanatına verilen genel addır. Minyatür sözcüğü Ortaçağda Avrupa´da elyaz­ması kitaplarda baş harfler kırmızı bir renkle boyanarak süslenirdi. Bu iş için, çok güzel kırmızı bir renk veren ve Latince adı "mini-um" olan kurşun oksit kullanılırdı işte minyatür sözcüğü de buradan türemiştir. Minyatür resim aynı zamanda "nakş" diye de isimlendirilmiştir. Bunları yapanlara da "nakkaş" denirdi. Geleneksel Türk sanatlarından biri olan "minyatür", 8. ve 9. yy´a ait olan ve Uygur merkezlerinden günümüze gelmiş olan Türk sanatı örneklerinden biridir. Nakkaşlar tarafından, kağıt, parşömen, fildişi gibi nesnelerin üzerine boya ve yaldızla süsleme şeklinde yapılır. Çok ince işlenerek ve küçük boyutlu olarak çalışılır. Gözden çok fikre hitap etmeyi ön plânda tutmuştur. Derinlik yoktur. Resmin ön ve arka plânında ve boy farkı ile görünmesi gerekenler, minyatürde, aynı boyda, fakat öndekiler üstte olmak üzere resmedilir.

 Osmanlı Devleti´nde resim sanatı dini yönden pek uygun görülmediğinden minyatürlere büyük önem verilmiştir.

Türk minyatürünün en ünlü sanatçısı Levnî´dir. (XVIII. yüzyıl)